TEŞEKKÜRLER...
Evimizin hemen önünde yaşanan ve beni çok mutlu eden, fotoğraftaki bu gelişmeyi aslında daha önce paylaşmak istiyordum.
Ancak; Araya, kapluşu bulmamın heyecanı ve de kapluşu kaybetmemin üzüntüsü girince, paylaşmam biraz gecikmeli oldu.Ve gönlüm arada kaynayıp gitmesine razı olmadı.
Buradan, ne kadar ve kimlere ulaşabilirim bilemiyorum ama bu güzel armağana vesile olan herkese ama herkese sonsuz teşekkür etmek istiyorum…
Hem de;
Onlar için, tamda ümidimi kaybetmeye başladığım bir dönemde. Belediyemizin ve hayırseverlikten öte duyarlı gerçek bir insan evladının ve hayvan dostunun, sokak hayvanlarına olan bu armağanı beni inanılmaz duygulandırdı-umutlandırdı. Ben kendimce; büyük saksılara, yoğurt tabaklarına, defalarca aldığım büyük plastik ve toprak kaplara v.s bulduğum her bir yere elimden geldiğince su koymaya çalışsam da; ‘Ya yel yada duyarsız eller’ çoğu zaman alıp götürüyordu. Hem de, benim için olmasa da, Türkiye’nin tatil başkentlerinden sayılabilecek, Mayıs’dan-Ekim sonuna nerdeyse 32 milletten ve türden insanın akın etiiği Bodrum’da…
Ve ben her seferinde, bu su tabaklarından insanların!!! Ne istediklerini?? anlamaksızın yenilerini koymaya devam ediyordum,(edeceğimde). Tamam, herkes dünyada ki her canlıyı sevmek zorunda olmayabilir ama dünya sadece biz iki ayaklı ‘eşşek-i!! mahlukatlara mı’ ait??? Hepimizi aynı yaradan, yaratmadı mı?her canlının yaşam şartları eşit olmasa da, yaşama hakkı yok mu??? Bunlar ve daha soramadığım birçok sorunun cevabını bulamamak…Hem de…. Bir, Müslüman ülkesinde sormak ve bulamamak gerçekten inancımla ters düşüyor… Zira, gerçek Müslümanların en başta onları, sevmeseler de onlara saygı duymaları, gerekmez mi! Yoksa, Müslümanlığın kitabı, kişiden kişiye herkesin kendi menfaatlerine göre yorumlana yorumlana en sonunda bu hallere mi geldi…
Tıpkı, bu güzel armağanın montajını yapan, sevgili belediye çalışanlarına, köyün üst tarafında oturan teyzenin yapılan çalışmayı görüp! Benim evimde su kuvvetsiz akıyor, her işiniz bitti de hayvanların suyumu kaldı diyerek sıkı bir biçimde söylenmesi, hatta azarlaması da bu yorumlamaya feci bir örnek mi yoksa???
Bilemedim!!! ama sanıyorum olaylara ‘Nerden bakıyorsak ve de nasıl bakıyorsak onu görüyoruz’ tıpkı aynı sabah belediye çalışanlarına yaptıkları hizmetten dolayı nerdeyse kucaklarcasına (onların değimiyle) teşekkür eden ben ve onlara çok kızan ve susuzluk sorununa kendince çare arayan???!!! Yaşlı teyze gibi…VE O TEYZE VE ONUN GİBİLERİNE İNAT…
TEŞEKKÜRLER; BODRUM-ORTAKENT YAHŞİ BELEDİYESİ
VE
BAŞKANI, SAYIN MEHMET ONUR ŞAHBAZ
TEŞEKKÜRLER; ÖZCAN ARSLAN...
TEŞEKKÜRLER MOR PET…
TEŞEKKÜRLER… SIKI BİR AĞUSTOS SICAĞINDA GÖREVİNİ YAPMAKTAN BÜYÜK MUTLULUK DUYAN İSİMLERİNİ O HEYECANLA SORAMADIĞIM ORTAKENT-YAHŞİ BELEDİYE GÖREVLİLİLERİ… TEŞEKKÜRLER….
ALLAH SİZLERDEN RAZI OLSUN…
ne güzel anlatıp,yazmışsınız.o suluğu yapanlarada,sizede teşekkürler.fece de paylaşmak istedim başaramadım.siz paylaşırmısınız? yıldız çetiner
YanıtlaSil;)
Sil